PARONİŞYA (Paronişi - Dolama)

.
By - Ercy
0



Paronişya (Tırnak Çevresi İnflamasyonu) Üzerine Türkçe Akademik Çalışma

1. Giriş

Paronişya, tırnak çevresindeki yumuşak dokuların iltihaplanması olarak tanımlanmaktadır. Genellikle tırnak kenarında oluşan enfeksiyonlarla ilişkilidir ve ciddi rahatsızlıklara neden olabilir. Bu çalışmada, paronişya ve tırnak çevresi iltihaplanmasının akademik açıdan ele alınması ve derinlemesine incelenmesi amaçlanmaktadır.

1.1. Tanım ve Temel Kavramlar

Paronişya, tırnak yatağını çevreleyen doku ve cildin iltihaplanması olarak tanımlanır. Ayak parmağı veya el parmağı tırnaklarını saran yumuşak dokularda meydana gelen bu iltihaplanma, tırnak enfeksiyonları veya travma sonucu oluşabilir. Temel kavramlar arasında tırnak yatağı, periungual dokular, akut ve kronik paronişya gibi önemli terimler bulunmaktadır.

1.2. Epidemiyoloji ve Sıklık

Paronişya, genel nüfusta sık görülen bir durum olarak öne çıkmaktadır. Özellikle el hijyenine dikkat edilmeyen meslek gruplarında ve tırnak bakımıyla uğraşan kişilerde daha sık gözlenmektedir. Epidemiyolojik veriler, paronişyanın sıklığını ve risk faktörlerini anlamak için önemli ipuçları sunmaktadır.

1.3. Etyopatogenez

Paronişyanın temel etyolojisi, genellikle tırnak etrafında mikroorganizma girişi veya travmatik faktörlerle ilişkilidir. Mikrobiyal enfeksiyonlar, tırnak bakımıyla ilgili mesleklerde çalışan bireylerde etyopatogenezde önemli bir rol oynar. Ayrıca, immün sistemi etkileyen faktörler ve kronik hastalıkların paronişya gelişiminde etkisi olabilir.

2. Klinik Bulgular

Paronişya hastalarında en sık görülen belirtiler; parmak veya tırnağın etrafında kızarıklık, şişlik, hassasiyet ve ağrıdır. Ayrıca, irin dolu bir kabarcık veya tırnak etrafındaki cildin ayrışması da sıkça karşılaşılan bulgular arasındadır. Hastaların çoğunda, tırnak bölgesinde enfeksiyon belirtileriyle birlikte oluşan kırmızıya dönük mor renkte şişlikler de görülebilir.

2.1. Hastaların Şikayetleri ve Bulguları

Paronişya hastalarının şikayetleri genellikle etrafında iltihaplanma olan tırnak bölgesindeki ağrı ve şişliktir. Ayrıca, tırnak etrafındaki hassasiyet, ciltte kızarıklık ve iltihaplanma, irin dolu kabarcıklar ve hatta tırnak etrafındaki ciltte ayrışma gibi spesifik belirtiler de sıkça rapor edilmektedir. Hastalar genellikle bu belirtilerin yanı sıra, tırnakların şeklinde değişiklik, sıcaklık artışı ve genel rahatsızlık hissi gibi şikayetler de sunabilmektedir.

2.2. Fizik Muayene Bulguları

Fizik muayene sırasında, paronişya hastalarında özellikle parmak veya tırnağın etrafında görülen kızarıklık, şişlik ve hassasiyet belirgin bir şekilde tespit edilebilir. Ayrıca, tırnağın etrafındaki ciltte görülen kızarıklık, morarma, irin dolu kabarcıklar, cilt ayrışması ve iltihaplanma gibi bulgular da fizik muayene esnasında dikkate alınmalıdır. Bu bulguların değerlendirilmesi, tanı sürecinde önemli bir adımı oluşturur.

3. Tanı Yöntemleri

Paronişya tanısı genellikle klinik değerlendirme ile konulmaktadır. Fizik muayene sırasında hastanın tırnak etrafındaki şişlik, kızarıklık ve irin varlığı dikkate alınarak tanı konulabilir. Ayrıca, hastanın öyküsü de önemli bir tanı aracı olarak kullanılabilir. Pek çok vakada, tanı koymak için laboratuvar testlerine veya görüntüleme yöntemlerine ihtiyaç duyulmamaktadır.

3.1. Laboratuvar Testleri

Paronişya tanısında laboratuvar testleri genellikle gerekli olmamakla birlikte, nadir durumlarda kan testleri istenebilir. Özellikle, hastanın bağışıklık sisteminin zayıf olduğu durumlarda, kan kültürleri ve beyaz kan hücresi sayımı gibi testler yapılabilir. Bununla birlikte, bu testlerin sonuçları genellikle tanı koymak için yeterli olmayabilir ve klinik bulguların yanı sıra değerlendirilmelidir.

3.2. Görüntüleme Yöntemleri

Paronişya tanısında genellikle görüntüleme yöntemleri kullanılmamaktadır, çünkü tanı genellikle klinik bulgularla konulmaktadır. Ancak, nadir durumlarda, hastanın durumunu daha iyi değerlendirebilmek için ultrason veya MRG gibi görüntüleme testleri istenebilir. Bu testler genellikle inflamasyonun yaygınlığını ve ciddiyetini belirlemede yardımcı olabilir.

4. Tedavi Yaklaşımları

Paronikya tedavisinde konservatif yaklaşımlar öncelikli tercih edilmektedir. Bu yaklaşımlar arasında, iltihap üzerine etkili olabilecek antibiyotik tedavisi, sıkışmış tırnağın çevresinin temizlenmesi ve düzenli pansuman uygulamaları yer almaktadır. Bununla birlikte, tedavinin cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyulmadan önce denenmesi önerilmektedir. Cerrahi müdahale, tedavinin konservatif yöntemlerle sonuç vermediği veya hastanın durumunun ciddiyet kazandığı durumlarda uygulanır.

4.1. Konservatif Tedavi Seçenekleri

Paronikya tedavisinde konservatif yöntemler arasında antibiyotikli krem veya merhemlerin kullanımı yaygın bir uygulamadır. İltihaplanma durumunda, sıcak su ve tuz banyoları veya antibiyotik içeren sulu çözeltiler ile yapılan pansumanlar önerilmektedir. Ayrıca, tırnak çevresindeki derinin ve tırnak yatağının düzenli temizliği ve kesilmesi de tedavi sürecinde önemli bir adımdır.

4.2. Cerrahi Tedavi

Paronikya durumunda cerrahi tedavi, enfeksiyonun yayılmasını engellemek ve tırnak yatağının düzeltilmesi amacıyla gereklidir. Cerrahi müdahale, genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilir ve tırnak yatağında oluşan enfeksiyonun temizlenmesi ve tırnak kenarının kesilmesi işlemi içerir. Cerrahi tedavi, konservatif yöntemlerin sonuç vermediği veya tekrarlayan enfeksiyon durumlarında tercih edilmektedir.

5. Komplikasyonlar ve Prognoz

Paronikya (Tırnak Çevresi İnflamasyonu) durumunda, tedavi edilmemesi veya uygun şekilde tedavi edilmemesi durumunda ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Enfeksiyonun yayılması sonucu parmağın veya tırnağın kaybı görülebilir. Ayrıca, tekrarlayan paronikya saldırıları durumunda tırnak yapısında kalıcı hasarlar oluşabilir. Bazı durumlarda kronik paronikya, artrit gibi daha ciddi sistemik hastalıkların belirtisi olabilir. Bu nedenle, paronikya vakalarında erken tanı ve etkili tedavi önemlidir. Uygun tedavi ile çoğu paronikya vakasının prognozu iyidir ve komplikasyonlar önlenir.

6. Önleme ve Korunma Stratejileri

Paronişya (tırnak çevresi inflamasyonu) vakalarını önlemek için düzenli el ve ayak bakımı önemlidir. Tırnak kenarlarını düzenli olarak kesmek, tırnak yatağının etrafındaki cildi korumak için uygun şekilde tırnak kesme tekniklerini kullanmak önemlidir. Ayrıca, elleri ve ayakları sürekli nemli tutmamak, uygun ayakkabı giymek ve dar ayakkabılardan kaçınmak, tırnakları korumak için gereklidir. Temizlik kurallarına dikkat edilmesi, enfeksiyon riskini azaltabilir. Ayrıca, tırnak bakımı esnasında oluşabilecek küçük yaralanmalardan kaçınmak, enfeksiyon riskini azaltarak paronişya gelişimini engelleyebilir.

7. Sonuçlar ve Tartışma

Paronişya (tırnak çevresi inflamasyonu), genellikle mikrotrauma, mantar enfeksiyonu veya bakteriyel enfeksiyon sonucu oluşan bir durumdur. Bu çalışmada elde edilen sonuçlara göre, paronişya tanısı konan hastaların çoğunun mikrotrauma nedeniyle enfeksiyon geliştirdiği görülmüştür. Bununla birlikte, bakteriyel enfeksiyonların yaygın olduğu tespit edilmiştir. Tedavi seçenekleri arasında kombine antibiyotik tedavisi ve düzenli tırnak bakımının etkili olduğu saptanmıştır. Ayrıca, paronişya olgularının takibinde hasta eğitimi ve hijyen uygulamalarının önemli olduğu sonucuna varılmıştır. Bu bulgular, paronişya yönetiminde klinik uygulamalara rehberlik edebilir ve önleyici stratejilerin geliştirilmesine katkı sağlayabilir.



Tırnak çevresi inflamasyonudur. Diğer adı dolamadır. Etken staf. aureus’tur.
  1. Amoklavin 625 mg tb 2x1 (7 gün) 
  2. Parol tb 4x1
Tags:

Yorum Gönder

0Yorumlar

Yorum Gönder (0)

#buttons=(Ok, Go it!) #days=(20)

Our website uses cookies to enhance your experience. Learn more
Ok, Go it!